WP-Launch Premium WordPress Theme

WhitePress

NeedForSpeedTheRun

  • Need For Speed The Run İnceleme

    Need for Speed serisi, ilk oyundan bu yana birçok değişiklik gösterdi. Yeri geldi polis kovalamacalarına karıştık, yeri geldi polis olduk, yeri geldi modifiye yaptık. Ancak görünüşe göre bu sefer Black Box farklı bir şeyler denemek istemiş.

    NFS: The Run bir maraton yarış oyunu aslında. Jack Rourke adındaki bir yarışçıyı canlandırıyoruz. Başı mafyayla derde giren Jack’in, bu dertten kurtulması için San Francisco’dan New York’a kadar süren bir sokak yarışını kazanması gerekiyor. Bu yarış sırasında da arkadaşı Sam ona yardım ediyor. Yarış sırasında da diğer yan karakterleri tanıma fırsatımız oluyor. Ancak hikaye o kadar detaysız ki, olmasa bile daha iyi olabilirmiş. Split/Second’da bile tam anlamıyla bir hikaye olmamasına rağmen, oyun oldukça eğlenceliydi. Black Box’un amacını kavrayabildiğimi söyleyemem. Acaba “FrostBite 2.0 motorunun her yönünden yararlanalım, karakterleri de modelleyelim” mi dediler bilemiyorum.

    San Francisco’dan New York’a süren bu yarış, aslında oyunda bölüm bölüm işleniyor. Bu da tam bir uzun yol havası yaratmaktan uzaklaştırıyor. Çeşitli yarış modları mevcut. Bu modlar karışık bir sırayla geliyor. Örneğin bir bölümde bitiş çizgisine ulaşmadan belli bir sayıdaki yarışçıyı geçmeniz isteniyor. Bir diğerinde ise zamanınız bitmeden yarışı bitirmelisiniz. Battle Races adı verilen yarışlarda ise her yarışçıyı geçmeniz için size belli bir süre tanınıyor ve o süre bitmeden önünüzdeki yarışçıyı geçmeniz isteniyor. Genel olarak bu yarış modları size farklı sıralarla sunuluyor ve monoton olmaktan çıkıyorlar.


    Konu ABD’yi uçtan uca geçmek olunca, karşımıza birçok farklı parkur da çıkıyor. Rocky dağlarından tutun, Chicago’nun mahallelerine, ABD’nin güneyindeki uzun düzlüklere, farklı birçok parkur NFS: The Run’da mevcut. Yarıştığınız her yerin, kendisine göre bir hava şartı ve yol tipi mevcut. Bu da farklı parkurlarda farklı araçlar kullanmanızı gerektirebiliyor. Ancak bu sadece işinizi kolaylaştırıyor. Çünkü baştan itibaren araç değiştirmeden de bu parkurların üstesinden gelmeniz mümkün. Sadece yeteneğinize kalmış. Yollarda ilerlerken trafiğe dikkat etmeli, uçurumlardan aşağı yuvarlanmamalısınız. Eğer sert bir şekilde trafikteki araçlara çarpar, uçurumlardan yuvarlanır ya da ağaçlara kafadan girerseniz, bu kaza yapmanızla sonuçlanıyor. Kazalardan bir önceki kontrol noktasından devam etmeniz içinse 5 hak tanınıyor. Bazı bölümlerde ise yuvarlanan kayalar ve benzeri engeller aniden karşınıza çıkabiliyor. Bu da adrenalin oranını yüksek tutmak için birebir.

     

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol